Başkan Savcı Sayan, oğlu askere gitmeye 20 gün kala dağa kaçırılan babayı evinde ziyaret ederek Bakan Soylu ile görüştürdü.
Ağrı Belediye Başkan Savcı Sayan, oğlu askere gitmeye 20 gün kala PKK'lılar tarafından dağa kaçırılan babayı evinde ziyaret ederek İçişleri Bakan Süleyman Soylu ile görüştürdü.
Belediye Başkanı Savcı Sayan, Ağrı'nın Taşlıçay ilçesine bağlı Aşağı Toklu Köyüne giderek, 2015 yılında İstanbul'da yaşayan ve askere gitmeye 20 gün kala HDP'liler tarafından kandırılarak dağa kaçırılan Ömer Gökçe'nin babası Salih Gökçe'yi evinde ziyaret ederek Bakan Soylu ile görüştürdü.
İçişleri Bakan'ı Süleyman Soylu ile gerçekleştirdiği video konferans sırasında oğlu için 7 ay Diyarbakır'da nöbet tuttuğunu ve çocuğunun kurtarılmasını istediğini söyleyen baba Salih Gökçe, yasakların kalkmasının ardından Diyarbakır'a tekrar gideceğini söyledi. Bakan Soylu baba Gökçe'ye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu mücadeleyi yaptıklarını belirterek, "Hiç merak etmeyin. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu mücadeleyi yapıyoruz. Bu yolun sonu aydınlıktır inşallah" ifadelerini kullandı. Bakan Soylu, Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan'a bu zor süreçte zor durumda olan aileleri yalnız bırakmadıkları ve adım adım her yeri gezdikleri için teşekkür etti.
Baba Salih Gökçe, HDP'liler tarafından dağa kaçırılan oğlu dışındaki iki oğlunun korucu olması için Bakan Soylu'dan talepte bulundu. Bunun üzerine Bakan Soylu, Ağrı Valisi ile iletişime geçip baba ökçe'in isteğini yerine getirerek iki oğlunun korucu olarak göreve başladığını iletti.
"Şehirde HDP, dağda ise PKK hiçbir farkı yok"
2015 yılında İstanbul'da iken HDP'liler tarafından Kobani'ye götürülen oğlunu almak için iki defa Kobani'ye gittiğini ve 10 bin dolar para istediklerini söyleyen baba Salih Gökçe, HDP'ye seslenerek şunları söyledi:
"2015 yılında benim oğlumu İstanbul'dan götürdüler. Askerliğine 20 gün vardı. İlaç vererek Kobani'ye götürdüler. Ben de iki kere Kobani'ye gittim benden 10 bin dolar istediler. 15 bin TL paramı aldılar ama çocuğumu. Ondan sonra ben Diyarbakır nöbetine gittim orada kaldım yedi ay. Buradan HDP'ye sesleniyorum; bir insan iki gün birinin evinin önüne giderse dayanamaz derki neden geldin. Ben HDP milletvekillerinin hepsiyle konuştum. Ben oğlumu HDP'den istiyorum. Şehirde HDP, dağda ise PKK hiçbir farkı yok. Diyorlar ki ben Kürtlerin savunucusuyum. Ben onları Kürtlerin savunucusu olarak görmüyorum. Eğer Kürtlere destek veriyorsa dağdaki çocukları getirsin. Fakir fukaranın, mazlumların çocuklarını götürdüler. Benim ne suçum vardı. Ben onların ne şartlarda büyüttüm. HDP elini taşın altına bıraksın bizim çocukları getirip teslim etsin. Devlet her zaman için bizim yanımızda. Devlet sadece benim devletim değil sizin de devletinizdir. Oradaki polisler sizi de bekliyor bizi de bekliyor. Ben oğlumu istiyorum. Allah insanı devletsiz milletsiz etmesin. Devletsiz olanları görüyoruz. Bakın şimdi korona virüs var. Tüm dünya ve gelişmiş ülkeler Türkiye'ye muhtaç oldu. Bu yüzden çok gururluyum. Bakan bey ile de görüştüm bize teselli veriyor, bize yardımcı oluyor. Bütün insanlara yardımcı oluyor sadece bana değil. Allah razı olsun."
PKK'nın Kürtlerin adına hareket etmediğini ve bölgeye büyük bir zarar verdiğini söyleyen Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan, "Biz babayı gördüğümüz zaman bir Kürt olarak, terör örgütünün bu bölgeye ne kadar büyük zarar verdiğini görüyoruz. Gerçekten bizim bölgeyi kan gölüne çeviren teröristlerin Kürtleri temsil etmediği her halinden belli. Ben kötü bir belediye başkanıyım yanımda küçük bir babam var ve biz burada bu insanların Kürtler adına hareket etmediğini açık bir şekilde görüyoruz. Aileyi bölmüşler çocukları götürmüşler aileleri perişan etmişler. Salih amcayı gördüğünüzü 17 yıldır iş yok çocuklarına hem annelik hem babalık yapıyor, ekmek pişirmeye kadar anlattı bize. Böyle aileleri paramparça ettiler. Buradan PKK'ya sesleniyorum sizin Kürtleri temsil ettiğiniz yok. Ne istiyorsunuz Kürt milletinden. Siz sadece kırk yıldır bu insanların kanı üzerinde dünyanın zalimlerine taşeronluk yapıyorsunuz. İnşallah bu insanlar imana gelir, vicdana gelir ve bu kavgayı bitirirler. Silah bırakmanın tam zamanı. Bu koronadan da ders alsınlar. Kavganın hiçbir fayda sağlamayacağının anlaşılacağı tek zaman" açıklamalarında bulundu.